Sağlık Bakanlığının sezaryen doğumların artışıyla ilgili farkındalık oluşturmak amacıyla yayınladığı “Sağlıklı olan normal doğumdur” mesajını içeren kamu spotu videosu nedeniyle konu ele alınmıştır.
Herkesin bildiği gibi, videoda doğum şekilleri, bu şekillere cevap veren bebek-anne ilişkisi ve doğum şeklinin anne-bebek bağlanması üzerindeki etkisi yer almaktadır. Bu videoyu üç farklı kadın perspektifiyle izledim: İlki, yedi yıl ebelik yapan bir ebe; ikincisi, tıbbi endikasyon nedeniyle sezaryen olan bir anne; üçüncüsü ise, anne-bebek bağlanmasını araştıran bir akademisyen ebe. Bu üç kadının gözünden, şu anki akademik unvanımdan aldığım güçle videoyu yorumladım.
15 yıllık meslek hayatımın 7 yılını ebe, 8 yılını akademisyen ebe ve 21 ayını da anne olarak geçirdim.
İlk yorumlamamı, mesleki alanda çalıştığım ilk yedi yıla dayanarak yapıyorum. Videoyu sessiz izlediğinizde, klinikte geçirdiğim yedi yılı birebir yansıtıyor. Anne gözünden izlediğimde de süreç, ne yazık ki aynı. Anne iş birliği olmadan verilen sezaryen kararları, doğum şeklinde annenin fikrinin sorulmaması, ebe desteği eksikliği, doğuma hazırlık konusunda bilgi yetersizliği ve artan sezaryen doğum oranları… Süreç ne yazık ki videodaki gibi……..
Tabii ki, bu süreçte çalıştığım kurumun yüksek riskli gebeliklere hizmet veren bir kurum olduğunu da belirtmek isterim. Risk varsa her daim anne-bebek dostu sezaryen vardır! Klinikte çalışan ebelerin de bu videoyu izlediğinde benimle aynı fikirde olduğuna inanıyorum. Yedi yıl boyunca sadece doğumhane ebesi olarak değil, aynı zamanda bireysel ebe olarak da binlerce doğuma eşlik ettim. Yedi yıl boyunca video ile uyuşmayan tek süreç, ebe desteği alındığında, iş birliği içinde yapılan anne dostu sezaryen ya da vajinal doğumlardı. Hekim-ebe iş birliği içinde yönetilen doğumlar, sabırlı bir ebenin desteğiyle vajinal olarak gerçekleşiyordu. Evet, videoyu sessiz bir şekilde izlerseniz, yaşananlar ne yazık ki aynı. Kadınlar videoyu sesli izlediğinde, bebeğin normal hayatta bu şekilde konuşamayacağı nedeniyle olumsuz etkilenebilir ya da duygusal tepkiler verebilirler. Ancak bebeğin sesini, ne yazık ki yıllar sonra travmalarla duyabiliyoruz. Videoyu bir ayna karşısında tersine izlerseniz, normal doğumla travmatik bir doğum yaşayan gebelerin de anne-bebek bağlanma sorunu yaşadığını görebilirsiniz. Bebeğini görmek istemeyen ya da emzirme konusunda isteksiz olan anneler gibi.
Anne-bebek bağlanmasını etkileyen tek şey doğum şekli değildir. Emzirme, ten tene temas, annenin bebeğin bakımına katılması ve daha birçok faktör etkilidir. Bu yüzden, sadece doğum şekline bakarak anne-bebek bağlanmasını yorumlamak, videodaki gibi ebe desteği ve anne kararı olmadan yapılan sezaryenler (risk taşımayan gruplar için) yanlıştır. Çalışan bir ebe olarak, videoyu sessiz ya da sesli izlediğimde, yukarıda bahsettiğim gerekçeler olmadan yapılan sezaryenlerin ne yazık ki böyle üzücü ve acı verici olduğunu görüyorum.
Gelelim ikinci kadına: riskli gebelik tanısıyla zorunlu sezaryen olmuş bir anne. Hayatımın hangi dönemini yeniden yaşamak isterseniz, GEBELİK derim. İnanılmaz keyif aldığım bir dönemdi. Gebeliğimde Tip 1 görünümlü Tip 3 diyabet tanısı aldım ve doğuma girerken 70 ünite uzun etkili insülin kullanıyordum. Tüm literatür, benim gibi bir gebenin doğumuna benden önce karar vermiş ve planlı elektif sezaryeni öneriyordu. Gebeliğim boyunca insülin kullandığım için bebeğimin kalp atışları sınırda reaktifti (hareketli). Bebeğim 37. gebelik haftasında gelmeye karar verdi. 2 cm açıklık ve %50 efasman ile 12 gün boyunca doğum kasılmalarıyla anne karnında sağlıklı bir şekilde kaldı.
12 gün boyunca doğumun başlama belirtisi olan nişan geldi. Literatüre göre bu durum bir kez yaşanır, ancak gün aşırı gelmeye devam etti (güncel çalışmalar bunu destekliyor). 12 gün sonra, bebeğimin Tip 3 diyabetten dolayı baş ve omuz çevresi genişlemişti. Doktoruma, doğum kasılmalarımın indüksiyon ile desteklenmesini istedim. Ancak doğumun 6. saatinde fetal distres ve sık kontraksiyonlar nedeniyle sezaryen oldum. Operasyonu doktorum ve ebem birlikte yönetti. Sezaryen boyunca yanımda ebem vardı ve beni 39 hafta boyunca takip etmişti (ben ebe olmama rağmen ebe desteği aldım). Şimdi videoyu sessiz bir şekilde anne gözüyle izledim. İyi ki sezaryen olmuşum, iyi ki sezaryen var ve iyi ki ebe-doktor ekip çalışmasıyla bu süreci yönetmişim. Sezaryen olmuş bir anne olarak video beni rahatsız etmedi. Videoyu, planlı sezaryeni olmayan bir annenin kararı dışında alınmış bir sezaryen olarak gördüm. İyi ki sezaryen var ki sağlıklı anne ve bebeklerimiz var… İyi ki beni en başından beri takip eden ebem, doğum başladığında beni takip eden diğer ebelerim var… İyi ki sezaryen olurken benim ve bebeğimin hayatını kurtaran ebem ve doktorum var… İyi ki bebeğin kendisi doğmaya karar verdiği anne dostu sezaryenler var…
Üçüncü kadın, akademisyen ebe gözünden videoya gelirsek. Sizler için ülkemizde anne-bebek bağlanması üzerine yapılan tezleri inceledim. Türkiye’de sezaryen oranları 2002 yılında %21 iken, 2011 yılında %47’ye yükselmiştir. Günümüzde ise bu oran %57’ye kadar çıkmıştır. Bu bağlamda, 2002 öncesinden günümüze kadar doğum şekli ve anne-bebek bağlanması üzerine yapılan tezleri özetledim ve tablo haline getirdim. Tezler, yayın kalitesi açısından gri literatür olarak değerlendirilmektedir. Ancak konunun Türkiye’deki durumunu özetlemek için iyi bir kaynaktır. “Anne-bebek bağlanması” anahtar kelimesiyle yapılan taramada, 112 teze ulaştım. 2002 yılı öncesinde yayımlanan bir tez bulunmadı. En erken veri 2005 yılına ait, ancak bu tezde bağlanma durumu incelenmemişti. Tezlerin daha kolay okunabilmesi için yıl sırasına göre tablo haline getirdim. 112 tezden 80’i prematüre, preterm, prenatal dönemler, yenidoğan yoğun bakımda yatan annelerin özellikleri, annelerin psikiyatrik hastalık durumları ve COVID-19 dönemini kapsadığı için veri dışı bırakıldı. 32 tezi inceledim ve tablo haline getirdim (Ek 1 Tablo 1).
Tezleri özetleyecek olursak, sezaryen doğumun anne-bebek bağlanmasını olumsuz etkileyebileceği çeşitli tezlerde defalarca vurgulanmıştır. Bu konuda yapılan 32 tezden sadece 8’i sezaryen doğumların bağlanma sürecinde sorunlara yol açabileceğini ortaya koymuştur. 2007 ve 2012 yıllarındaki tezlerde sezaryen doğumların bağlanma sorunlarına neden olabileceği belirtilirken, 2014’te sezaryen doğumun bağlanmada risk unsuru olduğu ifade edilmiştir. Benzer şekilde, 2018 ve 2020 yıllarındaki tezlerde planlı sezaryen doğumların bağlanmayı olumsuz etkileyebileceği rapor edilmiştir. 2021’de yayınlanan bir tezde ise postpartum stres bozukluğunun sezaryen doğum yapan annelerde bağlanmayı olumsuz etkilediği belirtilmiştir. Son olarak, 2023 yılında sezaryen doğum yapan annelerde konfor düzeyinin bağlanmayı etkilediği ve gebeliği planlamayan annelerde sezaryen sonrası bağlanma sorunlarının daha sık görüldüğü ifade edilmiştir.
Vajinal doğumun anne-bebek bağlanmasını olumlu yönde etkilediği ise 34 tezden 5’inde vurgulanmıştır. 2016 yılında yapılan bir tezde, ten tene temasın ve planlı gebeliğin bağlanma üzerinde olumlu etkileri olduğu bulunmuştur. 2020’deki bir tezde ise vajinal doğumun bağlanmayı güçlendirdiği ortaya konmuştur. Ayrıca, 2022 yılında vajinal doğumların ve erken ten tene temasın bağlanmayı olumlu etkilediği belirtilmiştir. 2023 yılında yapılan bir araştırmada da doğal yollarla doğum yapmanın bağlanmayı güçlendirdiği rapor edilmiştir. Bu bulgular, doğum şeklinin anne-bebek bağlanması üzerinde bir etken olabileceğini göstermektedir.
Sonuç olarak tezlerden de anlaşılacağı gibi doğum şekli dışında anne-bebek bağlanmasında rol oynayan birçok faktör olduğu görülmüştür. Bu durum hem sezaryen hem de vajinal doğum için geçerlidir; her iki doğum şeklinde de bağlanma sorunu yaşayan kadınlar vardır.
Veriler ışığında videoya tekrar dönersek, anlatılmak istenen şudur: Riskli bir durum yoksa, doğumun ebe, anne, bebek ve kadın doğum hekiminin iş birliği içinde, ebe desteğiyle, annenin kararına saygı duyarak ve bebeğin dünyaya gelmeye hazır olduğunun sinyallerini verdiğinde yapılmasıdır.
Bu videoyu izleyip sadece “doğum şekline” odaklanarak korku ya da kaygı yaşayan bir anne varsa, büyük ihtimalle ebe destekli keşkesiz bir sezaryen yaşamamış ya da ebe desteği olmadan vajinal doğum yapmıştır. Sadece tek bir video ki “doğum şekli” ile anne bebek bağlanması sorgulanamaz. Bağlanmayı etkileyen birçok faktör olduğundan, videoyu izleyen her anne, bebeğini büyütürken bağlanma sorunu yaşamaktan korkabilir. Ancak günün sonunda doğum şekli bağlanmayı etkileyen tek neden değildir. Tek bir video anneleri bu denli mahvolmuş hissettirmemelidir. Belki de o annelere yeterince ebe desteği verilmemiştir!
Ebeler olarak, odaklanmamız gereken asıl konu, Sağlık Bakanlığı tarafından duyurulan Normal Doğum Eylem Planı’nda ebelerin yetkilerinin artırılacağı yönündeki olumlu gelişmelerdir. Bu güzel gelişmeler, alanın en iyi hocaları, dernekleri ve ebeleriyle birlikte mesleğimizi daha da güçlendirecektir. Normal Doğum Eylem Planı’nda ebelerin güçlendirilmesi vurgulanmış ve yetki ile sorumluluklarının genişletileceği belirtilmiştir. Bir videonun bu güzel gelişmeler sürerken dikkati farklı yönlere çekmesine izin vermeyeceğiz.
Biz ebeler, kendi içimizde çatışmaya girmeden mesleğimize sahip çıkarak annelere destek olmaya, gebelerin doğumlarına sahip çıkmasına devam edeceğiz.
Yaklaşık 60 bin ebe olarak doğum öncesi, doğum anı ve sonrası süreçlerde kadınlara destek vermeye devam edeceğiz. Doğum şekli, anne-bebek bağlanması için tek etken değildir ve bunu kadınlara, topluma, sağlık çalışanlarına anlatacağız. Ebe olarak eğitici rolümüzle gerek riskli durumlarda gerekse annenin ruhsal durumu nedeniyle sezaryen planlanacak durumlarda, anne-bebek dostu sezaryenlerin ve ten tene temasın sürdürülmesiyle bağlanmanın sağlanabileceğini annelere anlatacağız. Anneleri yalnız bırakmayacağız.
Bu süreçte her annenin tek beklentisi, bebeğinin güvende olduğunu bilmektir. Sağlıklı anne, sağlıklı bebek, sağlıklı toplum. Bunun için:
HER GEBEYE BİR EBE!
On dördüncü yılıma özel, EBELİK mesleğime hitaben yazılmıştır.
Doç. Dr. Reyhan AYDIN DOĞAN
EK 1:
Tablo 1: Anne bebek bağlanması çalışılan, doğum şekli ile bağlanma arasındaki ilişkinin incelendiği tezler
Sıra |
Yıl |
Tezin Amacı |
Doğum Şekli |
Doğum Şekli ile Anne Bebek Bağlanması İlişkisi |
Anne Bebek Bağlanmasına Etki Eden Doğum Şekli |
1. |
2007 |
Anne, anneanne ve bebek bağlanmasının incelenmesi. |
Normal ve sezaryen doğum |
Sezaryen ve normal doğumlar arasında anne-bebek bağlanmasında fark olduğu belirtilmiştir. |
Sezaryen doğumların bağlanma üzerinde olumsuz etkiler yaratabileceği söylenmiştir. |
2. |
2010 |
Anne-bebek bağlanmasını etkileyen faktörleri ve bağlanma sorunlarının sıklığını incelemek |
Belirtilmemiş |
Bebeğin uyku bozukluğu ve ağlama gibi özellikleri bağlanmayı etkiler |
Annenin duygusal durumu, sosyo-demografik faktörler, bebek özellikleri |
3. |
2011 |
Doğum sayısının anne bebek bağlanmasına etkisi |
Normal ve sezaryen |
Doğum şekli ve sayısı bağlanmayı etkileyen bir faktördür. |
Çok doğum yapan annelerde sezaryen, bağlanma sorunlarına neden olabilir. |
4. |
2011 |
Doğum sonrası sosyal desteğin anne-bebek bağlanmasına etkisini araştırmak |
Belirtilmemiş |
Sosyal destek, maternal bağlanmayı olumlu yönde etkiler |
Doğum sonrası sosyal destek sistemleri ve algılanan sosyal destek |
5. |
2012 |
Anne bebek bağlanması ile doğum sonu depresyon arasındaki ilişki |
Sezaryen |
Sezaryen doğum yapan annelerde bağlanma sorunları daha sık görülmüştür. |
Sezaryen doğum bağlanma sorunlarını artırabilir. |
6. |
2014 |
Doğum öncesi eğitimlerin anne-bebek bağlanmasına etkisi |
Normal ve sezaryen |
Doğum şekli anne-bebek bağlanmasını etkiler. |
Özellikle sezaryen doğum, bağlanmada risk unsuru olarak görülmüştür. |
7. |
2014 |
Gebelik ve doğum sonrası anne-bebek bağlanma düzeyi ve etkileyen faktörler |
Normal |
Doğum şekli ile bağlanma arasında ilişki bulunmamıştır. |
Doğum sonrası depresyon daha fazla etkilidir. |
8. |
2016 |
0-2 yaş arasında bebeği olan annelerde doğum sonrası bağlanmayı farklı değişkenler açısından incelemek |
Vajinal doğum/Sezaryen |
Ten tene temas ve planlı gebelik, anne-bebek bağlanmasını olumlu yönde etkiler |
Doğum eğitimi, doğum desteği, eşin doğuma katılımı, ten tene temas |
9. |
2018 |
Doğum eylemi başlayan ve doğum eylemi başlamayan planlı sezaryenlerin doğum sonu emzirme ve anne-bebek bağlanma düzeylerinin karşılaştırılması |
Sezaryen |
Planlı sezaryen ile bağlanma ilişkisi incelenmiştir. |
Planlı sezaryen bağlanmayı olumsuz etkileyebilir. |
10. |
2018 |
Postpartum dönemdeki annelerin ruhsal durumlarının anne bebek bağlanmasına etkisinin incelenmesi |
Sezaryen |
Postpartum depresyonun bağlanma üzerinde etkisi bulunmaktadır. |
Postpartum depresyon bağlanmayı olumsuz etkileyebilir. |
11. |
2019 |
Gebelik ve doğum sonrası dönemde anne bebek bağlanması ve annelerin kaygı düzeyleri |
Normal ve Sezaryen |
Kaygı düzeyinin anne-bebek bağlanmasını etkilediği belirlenmiştir. |
Yüksek kaygı bağlanmayı olumsuz etkileyebilir. |
12. |
2019 |
Doğuma hazırlık eğitiminin perinatal anksiyete düzeyi, doğum korkusu ve bağlanmaya etkisi |
Normal |
Doğuma hazırlık eğitimi bağlanmayı olumlu etkiler. |
Doğuma hazırlık eğitimi, bağlanmayı olumlu etkileyen bir faktördür. |
13. |
2019 |
Doğum korkusunun postnatal bağlanma ile ilişkisi ve etkileyen faktörler |
Normal |
Doğum korkusunun anne-bebek bağlanmasını olumsuz etkilediği bulunmuştur. |
Doğum korkusu bağlanmada risk unsuru olabilir. |
14. |
2019 |
Gebelerde algılanan ebeveyn kabul reddinin doğum öncesi anne bebek bağlanmasına etkisi |
Normal |
Ebeveyn kabul reddi ile bağlanma arasında ilişki bulunmuştur. |
Ebeveyn kabulü bağlanmayı olumlu etkiler. |
15. |
2020 |
Doğum şeklinin postpartum depresyon riski ve anne-bebek bağlanması üzerine etkisi |
Sezaryen |
Sezaryen doğumda postpartum depresyon riski daha yüksektir ve bu bağlanmayı olumsuz etkiler.
|
Sezaryen doğum, bağlanma açısından riskli görülmüştür. |
16. |
2020 |
Spontan vajinal doğum ve anne-bebek bağlanması üzerine etkileri |
Normal |
Vajinal doğumun anne-bebek bağlanmasını güçlendirdiği görülmüştür. |
Doğal doğum bağlanmayı güçlendirir. |
17. |
2021 |
Postpartum dönemdeki annelerin doğum sonu güvenlik hisleri ile anne-bebek bağlanması arasındaki ilişki |
Normal ve sezaryen |
Doğum sonrası güvenlik hisleri ile bağlanma arasında zayıf bir negatif ilişki bulunmuştur. |
Güvenlik hislerinin artması bağlanmayı olumlu etkileyebilir. |
18. |
2021 |
Doğum hafızasının ve postpartum posttravmatik stres bozukluğunun anne-bebek ve baba-bebek bağlanma üzerine etkisinin değerlendirilmesi |
Normal ve sezaryen |
Postpartum stres bozukluğu anne-bebek bağlanmasını olumsuz etkiler. |
Travma sonrası bakım bağlanmayı iyileştirebilir. |
19. |
2021 |
Doğum sonu dönemde anne bebek bağlanma düzeyinin ve etkileyen faktörlerin belirlenmesi |
Normal ve sezaryen |
Doğum sonu anne-bebek bağlanması sosyoekonomik ve çevresel faktörlerle ilişkilidir. |
Anne desteği ve çevresel faktörler bağlanmayı olumlu etkiler. |
20. |
2021 |
Doğumda indüksiyon uygulamasının doğum sonu anne-bebek bağlanması ve kaygı düzeyine etkisi |
Normal |
İndüksiyonun kaygı düzeyini artırarak bağlanmayı olumsuz etkilediği bulunmuştur. |
Doğal doğum süreçleri bağlanmayı daha olumlu etkiler. |
21. |
2021 |
Anne-bebek bağlanmasının annelik algısı ve bazı değişkenlere göre incelenmesi |
Normal |
Anne-bebek bağlanması annelik algısı ile olumlu ilişkilidir. |
Annelik algısının güçlenmesi bağlanmayı artırır. |
22. |
2022 |
Planlı ve plansız gebeliklerde doğum sonuçlarının ve anne bebek bağlanmasının değerlendirilmesi |
Normal |
Plansız gebeliklerin bağlanmayı olumsuz etkileyebileceği bulunmuştur. |
Plansız gebelik anne-bebek bağlanmasını olumsuz etkileyebilir. |
23. |
2022 |
Erken ten tene temasın anne-bebek bağlanmasına ve travmatik doğum algısına etkisi |
Normal |
Erken ten tene temasın anne-bebek bağlanmasını artırdığı bulunmuştur. |
Ten tene temas bağlanmayı olumlu etkiler. |
24. |
2022 |
Kadınların sezaryen sonrası vajinal doğum yapma isteğini etkileyen faktörleri incelemek |
Sezaryen/Vajinal doğum |
Vajinal doğum, anne-bebek bağlanmasını olumlu yönde etkiler |
Önceki doğum tecrübesi, ebe desteği, doğumlar arası süre |
25. |
2022 |
Postpartum depresyonun sıklığı ve anne-bebek bağlanmasına etkisini incelemek |
Belirtilmemiş |
Postpartum depresyon, anne-bebek bağlanmasını olumsuz etkiler |
Postpartum depresyon risk faktörleri, sosyal ve duygusal destek |
26. |
2022 |
Sentetik oksitosin alan ve almayan annelerde bağlanma ve emzirme tutumunu değerlendirmek |
Vajinal doğum |
Sentetik oksitosin kullanan ve kullanmayanlar arasında bağlanma açısından anlamlı bir fark yoktur |
Endojen oksitosin seviyeleri, sentetik oksitosin kullanımı, emzirme tutumları |
27. |
2023 |
Doğum sonu dönemdeki annelerin konfor düzeyi ve anne-bebek bağlanmasının incelenmesi |
Sezaryen |
Sezaryen doğum yapan annelerde konfor düzeyi bağlanmayı etkilemektedir. |
Yüksek konfor düzeyi bağlanmayı olumlu etkileyebilir. |
28. |
2023 |
Duygusal Özgürleşme Tekniği danışmanlığının doğum öncesi dönemde anne-bebek bağlanması üzerine etkisi |
Normal |
Duygusal özgürleşme tekniğinin anne-bebek bağlanmasına olumlu etkisi bulunmuştur. |
Doğal yollarla doğum bağlanmayı güçlendirmektedir. |
29. |
2023 |
Perinatal dönemde verilen bağlanma temelli desteğin prenatal bağlanma, erken dönem anne-bebek bağlanması ve maternal bağlanmaya etkisinin incelenmesi |
Normal |
Bağlanma temelli destek, bağlanmayı olumlu etkilemektedir. |
Destekleyici programlar bağlanmayı güçlendirmektedir. |
30. |
2023 |
Doğum eylemi sırasında kullanılan sentetik oksitosinin maternal bağlanma ve emzirme tutumu ile ilişkisi |
Normal |
Sentetik oksitosinin maternal bağlanmayı olumsuz etkilediği bulunmuştur. |
Doğum eylemi sırasında oksitosin alan annelerde bağlanma sorunları gözlemlenmiştir. |
31. |
2023 |
0-6 aylık bebeği olan annelerin gebeliği planlama durumlarının postnatal depresyon ve maternal bağlanmaları ile ilişkisinin değerlendirilmesi |
Sezaryen |
Gebeliği planlamayan annelerde bağlanma sorunları daha fazla görülmektedir. |
Planlanmayan gebelikler bağlanmayı olumsuz etkileyebilir. |
32. |
2024 |
Gestasyonel diyabetin anne-bebek bağlanma ve postpartum depresyon üzerine etkisi |
Sezaryen ve normal |
Gestasyonel diyabetin anne-bebek bağlanmasını olumsuz etkileyebileceği bulunmuştur. |
Gestasyonel diyabetli annelerde bağlanma zayıflığı gözlemlenmiştir. |
Canım tebrik ediyorum.